Antalya’da yılan hikayesine dönen dava! 1992’den beri öz annesini arıyor
Antalya’da yaşayan Nilşad Parmaksız, 16 yaşındayken öz annesinin başka biri olduğunu öğrendi. 32 yıldır gerçek annesini arayan kadın defalarca mahkemeden ret alsa da mücadelesini sürdürmeye devam ediyor.
48 yaşındaki Nilşad Parmaksız, 16 yaşındayken biyolojik annesinin Münibe Nilsun Pekcan adında, o ana kadar annesi olarak tanıdığı kadından başka biri olduğunu öğrendi. Babası Mehmet Kürşat Parmaksız ile annesi Münibe Nilsun Pekcan,1975 yılında tanışıp dini nikahla birlikte yaşamış ve kendisi de 1976’da Amasya Ruhi Tingiz Devlet Hastanesi’nde doğmuş. Doğumdan kısa süre sonra annesi ve babası ayrılınca baba Parmaksız, kızının kimliğine resmi nikahla evli olduğu Emel Parmaksız’ı annesi olarak yazdırmış.
BÜTÜN GERÇEĞİ 16 YAŞINDAYKEN ÖĞRENMİŞ
Nilşad Parmaksız, kimliğinde gerçek annesinin adı yazsın istiyor. Bu yüzden de Antalya 5’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu. Ancak hikayenin geçmişi de var. DHA’ya konuşan Parmaksız, “Amasya doğumluyum. Yaklaşık 10 yıldır Antalya’da yaşıyorum. 16 yaşında annemin, kendi annem olmadığını öğrendiğim için öz annemi aramaya başladım. Bununla ilgili mahkemeye müracaat ettim. Öz annemin ailesine sonraki yıllarda ulaştım. 2 gün gördüm ama sonradan irtibat kesildi. Kendi annemin mezarına ulaşamıyorum. Annemin olduğu söylenen bir mezar var. Mezarın kaydında, annemin nüfustaki isminden 1 harf değişik ‘Minibe Nilsun Pekcan’ adı yazılı. Bana öz annemin öldüğünü söylüyorlar. Öldü mü yaşıyor mu, merak ediyorum. Benim adım, annemin adıyla babamın adının karışımı. Nüfus cüzdanımda annemin adının yazmasını istiyorum” dedi.
Parmaksız’ın avukatı Yaşar Bayar, müvekkilinin daha önce de 2 farklı dava açtığını ancak biyolojik annesi iddia edilen kişinin eski nüfus cüzdanında TC kimlik numarasının olmaması sebebiyle ve bu kişiye ulaşılmaması nedeniyle 2 davanın da reddedildiğini söyledi. Avukat Bayar, “Yapılan araştırmalar ve mahkemeden istenilen belgeler neticesinde müvekkilimin biyolojik annesinin TC kimlik numarasını bulduk. Aslında ölü olduğuna dair kaydı geldi fakat hangi tarihte neden öldüğüne dair herhangi bir ölüm tutanağına ulaşılmadığı belirtildi. Buna ilişkin TC kimlik numarasına ulaştıktan sonra ölü olduğu bilgisinin gelmesi sebebiyle mirasçılarını davaya dahil ettik. Şu aşamada geldiğimiz noktada müvekkilin biyolojik annesinin mezarının yeri açtırılıp, DNA testi yaptırılmadan biyolojik annesi olduğuna dair başka delil bulunamıyor. Müvekkilin dedesinin zamanın belediye başkanı olması ve bize gelen telefonlarda da müvekkilin biyolojik annesinin intihar ettiği, merdivenlerden düştüğü şeklinde söylentiler mevcut. ‘Bu işlere bulaşmayın’ şeklinde bize birkaç telefon geldi fakat biz hukuk mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
ÖLÜMÜNE İLİŞKİN ÇEŞİTLİ SÖYLENTİLER VAR
Parmaksız, öz annesinin birkaç akrabasıyla görüştüğünü; bazılarının merdivenden düşüp öldüğünü, bazılarınınsa ‘Ölümünü anlatmayalım’ dediğini söyledi.
Parmaksız, “Anneme ilgili hiçbir bilgim yok. Birkaç dava açıldı. Şu an son mücadelemi veriyorum. İnşallah bir sonuç alırız. Babam mezarı ilk gösterdiğinde 16 yaşındaydım. Mezar yerinde onun yatıp yatmadığını bilmiyorum. ‘İsim yazmıyor, boş bir mezar gösteriyorsunuz. Neden isim yazmıyor’ diye birkaç defa ifade ettim. Bunu söyledikten sonra mezara isim yazdırıldı. Nilsun Pekcan normalde ama Nilsun Parmaksız olarak yazdırıldı. Gerçekten o mezar mı bilmiyorum. Bazıları intihar etti diyor, bazıları da öldürüldü diyor neye inanacağımı bilmiyorum. Öldüğü ispatlansa bile kendi annemi istiyorum” dedi.
Yorum gönder